18 Eylül 2018 Salı

UÇSUZ BUCAKSIZ KAİNAT, 18 BİN ALEM...


         
ÂLEMLERİN RABBİ’NİN GÜCÜNÜ GÖSTEREN UÇSUZ BUCAKSIZ KÂİNAT, ÇEŞİTLİ ÂLEMLER VE DÜNYADAKİ BÜYÜK DEVLETLERİN KÖTÜ POLİTİKALARI

       DERİN DÜNYA DEVLETİ, İLLUMİNATİ-MASONLAR-DECCALİN ÖNCÜ BİRLİKLERİ NE YAPIYOR?
İnsan ırkından bazı geniş görüşlü, tecrübeli, kâşif arkadaşlarımız Dünyada birçok yeri, kurumu yöneten Derin Dünya Devleti-İlluminati-Masonlar’ ın farkındalar, piramitin tepesindeki gözün bizi gözetlediğini de biliyorlar. Hatta CIA’in Facebook, Instagram, WhatsApp  gibi programları kontrol ettiğini de açıklıyorlar. Yöneticileri de bizim bu mesajlarımızı ve uyarılarımızı okuyorlar; Dünyadaki insanları binlerce gruba ayırıp inceliyorlar…Ne var ki, yıldız geçidi gibi olan insan kalbi ancak temiz ve mümin olursa açılmaktadır! Yoksa sepetinde 1 milyon bilgi ve tecrübe varken insanın fırtınada sürüklenmesi faydasız hamallık… Kötülüğün veya şeytanın hizmetkarları “Altıncı hissi olan veya kalp gözü açık olan müminleri, diğer alemlerden erdemli varlıkları kandıramaz ve yenemezler; şehit olanlara gelince, bu durum Allah katında ya şehitlerin sonsuz mutluluğa erkenden kavuşmaları için veya kavimleri için daha büyük ibret ve başarılara sebep olacağından böyle takdir edilmiştir. Şehit, ölmeyen savaşçı oluyor, akıl almaz ikramlara mazhar oluyor; ama bunu zâlim inkarcı, kendini üstün sanan varlık anlayamıyor!
KAOSLARDA kötü patronların sorduğu soru: “Her şey kontrol altında mı?” CEVAP: Herşey tamamen kontrol altında değil; çünkü Tanrı’nın görevini yapmak kimsenin haddi değil!  Yaratıcı imtihan gereği iki seçenek vermiştir: Ya semavi dine göre doğruyu yaparsınız, ya da nefs ve menfaatlere göre yanlışı…
       DEVLETLER VE İSTİHBARAT SERVİSLERİ BİR GALAKSİYE BİLE SAHİP OLSA ÖLECEKLER VE HESABA ÇEKİLECEKLER: Biz de onlara diyoruz ki, siz milyonlarca bilgiyi, haberi, bağlantıları inceliyor, analiz raporları çıkarıyorsunuz. Olağanüstü olaylar, mucizeler, kerametlerden de haberdarsınız; yani kendini en üstün ve güçlü görenlerin bile anlayamayacağı ,bilemeyeceği olaylar, gerçekler olmaktadır ve olacaktır! 1946-1947’de Antarktika’ya giden Amerikan filosunun deniz altından âniden çıkan UFO larca saldırıya uğrayıp mahvolmaları gibi…

“1947 yılında Amerikan donanmasından biri uçak gemisi 15 savaş gemisi, Amiral Berton komutasında Güney Kutbu’na sözüm ona bilimsel sefere çıkmış. ABD donanmasının asıl amacı, kutuptaki Nazi kalıntılarını yok etmekmiş. Bundan sonra kutupta yaşanan olaylar Rus tarihçilerin belgeselde söylediklerine göre, günümüzde bile "çok gizli" damgasıyla sır olarak tutuluyor. ABD savaş gemileri bölgeye ulaştığında suyun içinden tabağı andıran dev daireler havalanarak bilinmeyen ışınlar püskürtmek suretiyle 50 Amerikan savaş uçağını birkaç dakikada avlamış. 15 savaş gemisinden ikisini batırmış.
          KAYNAKLAR:


18 BİN ALEM OLDUĞU, MÜSLÜMAN ALİMLERE AİT BİRÇOK ESERDE BİLDİRİLMİŞTİR:
Rasulullah (a.s.): “Nimeti her şeyi kapsayan, kendisinden başka ilâh  olmayan Yüce Allah, 18 bin âlem yarattı. Bu sizin dünyanızın tümü, o 18 bin âlemden ancak biridir.” Bu hadisin geçtiği kaynaklar şöyledir:
*Delâil-i Hayrat Şerhi “ Kara Davud”, Sayfa:429,
*Mir’ât-ı Kâinat, Cild 1, Sayfa:77
          Aynı anlamdaki bilgiyi veren diğer rivayetler şu kaynaklardadır:
*Yunus Emre Divanı
* İrşad, Cild 2, Sayfa:446,
*Müzekkin Nüfus, Sayfa 420,
*Marifetname, Erzurumlu İbrahim Hakkı, Sayfa 1,
* Mir’ât-ı Kâinat, Cild 1, Sayfa:414
           Yunus Emre Divanı’nda geçen bölüm şöyledir:
“Mü’min olanların çoktur cefası,
Ahirette vardır zevki sefası,
Onsekiz bin âlemin Bir Mustafası,
Adı güzel, kendi güzel Muhammed.” 
          Bu şiirde ayrıca Hz.Muhammed a.s.’ın eş zamanlı olarak diğer âlemlere de peygamber olarak gönderildiği anlamı çıkıyor. Nasıl ki bazı kimseler, Dünyada ışınlanan insanlara şâhid oluyorlarsa bu da mümkün…Kısa bir zaman içinde birçok âlemlerde bulunmak. Allah dilerse her şey mümkün! Evliyadan birisi bana, büyük evliyanın 360 değişik şekle girebildiğini söyledi.


          EVRENDE İYİ VEYA KÖTÜ OLAYLARIN OLMASI ALLAH’IN İZNİNE BAĞLIDIR…         

           Kaderde olacağı bildirilenlerin ( ki onlar da son kutsal Kitap Kuran ve Son Peygamber Hz.Muhammed a.s.’ın haberleridir)  HARİÇ BÜTÜN GÜÇLER, onların orduları ve saldırılarının, Yapacağı işlerin sonucunun % 100 GERÇEKLEŞME GARANTİSİ YOKTUR !!! Yaratıcı Allah, izin verirse olur, izin vermezse olmaz!

        Bazan insanoğlunun aldığı çok iyi tedbirler bile onları koruyamaz. Örneğin; Katrina Kasırgası, Amerika Birleşik Devletleri tarihinin en yıkıcı ve en ölümcül kasırgalarından biridir .  23 Ağustos 2005 günü başlayıp 31 Ağustos 2005 günü sona ermiştir.  Amerikalı uzmanlar ve yetkililer,kasırganın nereye uğrayacağına dair hesaplar yapmış olmasına rağmen ve Dünyayı uydularla izlemelerine rağmen kasırga tahmin edemedikleri birçok yeri vurmuştur. 
          Atlas Okyanusu'nda, petrol tesislerinin bulunduğu Meksiko Körfezi'ni tehdit eden Katrina kasırgası, Meksika Körfezi kıyısının orta-kuzeyi boyunca uğradığı yerlerde büyük hasarlara sebep oldu,  yön değiştirerek New Orleans’ı vurdu. Kasırganın neden olduğu en büyük can kaybı ve maddi zarar, New Orleans'ta meydana geldi. Louisiana'da, New Orleans'ın 53 farklı yerindeki sel koruma sistemi başarısız oldu. Setin yıkılmasıyla New Orleans'ın bazı mahalleleri sular altında kaldı, bunu izleyen haftalar boyunca sel yayılarak New Orleans'ın %80'ini etkiledi.
          Fırtına dalgası, Körfez kıyısı boyunca Mississippi'nin  WavelandBay St. LouisPass ChristianLong BeachGulfportBiloxiOcean Springs, ve Pascagoula şehirlerini harap etti.
          Katrina, 1.836 kişinin yaşamını yitirmesine sebep olmuştur. Tahmini 81,2 milyar dolar zararla ABD tarihinin en yüksek maddi hasar getiren doğal felaketi olmuştur. Yani “Evdeki hesap çarşıya uymaz!”  atasözü yaşanmıştır.
        **************************************************
       
KAİNATTAKİ EN ÜSTÜN UYGARLIK HANGİSİ ACABA? KENDİNİ EN ÜSTÜN DÜŞÜNEN UYGARLIĞIN BİLMEDİĞİ, KEŞFEDEMEDİĞİ  BAŞKA BİR UYGARLIK YOK MUDUR?
          Yüce Yaratıcı Allah c.c., sayısız galaksilerin, yıldızların, gezegenlerin, âlemlerin Rabbidir, gücü sonsuzdur, ezeli ve ölümsüzdür, nimetleri saymakla bitmez; bu nedenle hiçbir devlet ve güç, kendini en üstün, yenilmez, her şeyi kontrol etme hakkını kendinde gören olmamalı, ölümsüz olacağını zannetmemelidir! Herkes Kıyametten sonra hesaba çekilecek!


          ARCTURIANLAR: Arcturianlar ile iletişime geçtiğini iddia eden bir kaç insan var. Bu ırk galaksimizde bulunan en eski uzaylılardır ve aynı zamanda insanların şu anda sahip oldukları teknolojiye bir milyon yıl önce ulaşmışlardır. Bugün ise samanyolu galaksisindeki en ileri teknolojiye sahipler.Bu varlıkları gören insanların anlattıklarına göre 90 ile 150 cm. arasında boylarında, siyah badem şeklinde gözleri,yeşil renkli derileri ve her bir elinde 3 parmakları vardır.Arcturianlar sesli olarak iletişim kuramazlar, bunun yerine telekinezi yeteneklerini kullanırlar. Bu uzaylı ırkı televizyon ve filmlerde en çok karşılaştığımız , aramızda dolaşan uzaylılar arasında en bilindik türdür.
          ALFA CENTAURIANLAR :Alfa Centaurianlar yer yüzündeki tüm insanları ve hatta Samanyolu galaksisindeki tüm diğer canlıları yok edebilecek güce sahipler. Evrendeki en ileri teknolojiye sahip ırklardan birisi oldukları düşünülüyor. Bu ırktan olanlar aşırı derecede zeki ve aynı oranda meraklıdırlar. Aşırı merakları sayesinde bilim ve teknolojide çok hızlı bir gelişme katedebilmişlerdir.Uzun yıllar sonra perdeli el, ayaklar ve solungaçlar geliştirerek suda yaşama evrilmişlerdir.Bilim insanları su altında olan pek çok garip olayın sebebinin Alpha Centaurinların olduğunu söyler.Dünyadaki okyanus ve göllerin altında bugün dahi üsleri olduğu biliniyor.Bu varlıklar iletişim için telekinezi yeteneklerini kullanır.Ve çevredeki kişileri etki altına alırlar.Aramızda dolaşan uzaylılar arasında Alpha Centaurinlar adalet ve insan haklarına en çok özen gösteren ırktır.
KAYNAK: “UZUN SÜREDİR ARAMIZDA DOLAŞAN 5 UZAYLI IRKI” Videosu
25 Kasım 2016


          ANDROMEDA’DAN GELEN UZAY GEMİSİ MÜRETTEBATINDA BİLE AHLAKİ BOZUKLUK OLDUĞUNDAN DÜNYAYA GİRİŞTE HELAK OLDUKLARI ANLAŞILIYOR…
          Türkiye’de Mersin Tarsus’ta Kasım 2016 ile Ekim 2017 arasında bir evin bulunduğu arazinin sınırları içerisinden gelen yüksek radyoaktif dalgalar ve manyetizma sonucu yapılan gizli kazıda bir uzay gemisi bulunmuştur.
          Devletler basına bilgi vermedi, “gizli” olarak açıklandı. Edinilen bilgileri bu olayı ve ekibi yakından tanıyan Amerikadan Arizonalı araştırmacı yazar bir kadın, Bir Türk öğretmenle sohbetinde bildirmiştir.
       (Bu uzay gemisi, gemideki kayıt defterlerine göre bize en yakın galaksi olan 2 milyon ışık yılı uzaklıktaki Andromeda Galaksisi’nden gelmiş.)


         8 katlı apartman büyüklüğünde ve mermi şeklinde bir mimarisi var. Geminin dış kalkanı dünyada bulunmayan radyoaktif bir maddeden yapılmış ve yüksek derecede tehlikeli gazlar ve radyoaktif madde barındırıyor. Geminin birden çok yakıt deposu bulunuyor.
 Gemi Güneş fırtınalarından ve uzay radyasyonundan korunmak için katmanlı yapılardan oluşuyor. Geminin kapısı açılmamış ve gemi hiçbir şekilde zarar görmüyor.Geminin kapısı açılamadığı için uzmanların gemiye güvenle girmeleri tam 132 gün sürmüş.
          Geminin içinden 6 tane uzaylı bedeni çıkmış! Uzaylılar 1.63 ile 1.68 boyları arasındalar. İlginç olarak kanları yeşil renkte. Yapılan otopsiye göre gezegenlerinden ayrıldıkları günden beri yemek yememişler. Sadece su ve buna ek olarak karmaşık organik bir kimyaya sahip içecek ve besin kapsulleri kullanmışlar.Kiloları yaşarken ortalama 41 kilogram civarındaymış ancak ölünce 12 kilo tartılmışlar.
          Yapılan fizik testlerinde ve karbon testlerinde geminin dünyaya tam tamına 1.4 milyon ışık yılı uzaklıktan ve yüksek ihtimalle solucan deliklerini kullanarak geldikleri saptanmış. Uzay gemisi dünyaya Milattan önce 1100 yılında girmiş.
   6 Uzaylının 5’i erkek, 1’i dişiymiş. Uzaylılardan dişi olanı 4 aylık üçüzlere hamile olarak ölmüş. Bebekler 11 ay sonra doğacaklarmış.Yapılan tıbbi araştırmada çok ilginç ki uzay gemisindeki her erkek bireyin, dişi ile her 10 günde dişinin rızasıyla birliktelik yaşadığı ve fetüslerin anormal geliştiği ortaya çıkmış ve dişi birey erkeklerden önce ölmüş! En son ölen uzaylının ise ensesinde üçlü nokta dövmesi olan, daha kilolu ve kafasında özel bir kask takan geminin kaptanı olduğu söyleniyor.

         (İLAHİ CEZA GİBİ GÖRÜNÜYOR)  Uzaylıların ölüm nedeni ise şu şekilde: Dünyaya girdikten sonra bir şekilde havadan veya çevreden enfeksiyon kapmışlar ve ciğerlerinde yüksek miktarda toksin madde bulunmuş. Onlara bir saldırı mı düzenlendi veya dünyanın havasındaki veya kabuğundaki bileşenler kanlarında tepkime mi yarattı bilinmiyor! Ancak ölümleri yaklaşık 8 gün sürmüş. Kan kusarak ölmüşler.

          Dünya Gezegeni’ndeki insan uygarlığından ileri nice uygarlıkların olduğu asırlardır haber verilmektedir ve onlara dair nice işaretler, deliller vardır.  Alemlerin Rabbi, her akıllı canlıyı imtihan için yaratmıştır; kendi varlığının ve birliğinin tanınması, elçilerine ve kutsal kitaplarına  inanılması için bir süre ömür vermiştir. Bu nedenle Kelime-i Tevhide inanıp (Allah’tan başka ilah yoktur; Hz.Muhammed a.s., O’nun elçisidir’ gerçeğine inanmak), Yaratıcıya kulluk görevi olan ibadetleri yapmalı, insanlığa ve canlılara iyilik yolunda çalışmalısınız! İlahi Sistemin buyruklarına saygı duymak akıllıca bir davranıştır! Kötülükler ve zulümler yaparken  iyi maskeler takmak, çok yüzlü alçak insanların karakteridir. Herkes, melekler tarafından izlenmekte ve kaydedilmektedir. Azizler, uzaktan bir çok şeyi algılamaktadır.Tövbe edip iyiliksever olan kişilerin günahlarını affedip örtecek olan sadece Allah’tır. Selam ve esenlikle.
          ÖNEMLİ TALEP: İnsanların okumaktan kaçtığı, sevmediği bir çağda kim bu 6 sayfalık makaleyi tamamen okursa ve anlarsa, bize bildirmesini insanlık adına istiyoruz. Bu basit görünen işlem bile, belki sizin kurtuluş gemisine, uzay gemisine seçilmenize sebep olabilir. Gurur kibir meselesi yaparsan zaten baştan kaybetmişsin demektir. Hoşça kalın! 15.09.2018

Mimoza Evrensel Keşifler Grubu,

15 Eylül 2018 Cumartesi

DÜNYADA FİTNE ATEŞİ ÇIKARAN FİLMLERE ÖRNEK: PADMAVATİ ( 2018 HİNDİSTAN YAPIMI)


08.09.2018

Konusu: Dillere Destan Güzel Bir Kadın Kraliçe ‘Padmavati’ ve Güya Onu Ele Geçirmek İsteyen Delhi’nin Kötü Sultanının İki Kez Sefer Ve Savaş Yapması.


          2018 yapımı bu Hint filminde her ne kadar başlangıcında “Bu filmin gerçek olaylar, kişiler ve yerlerle ilgisi yoktur” şeklinde avutma bildirisi yayınlasa da gerçekten Müslümanlara iftira dolu bir film. Tarihte böyle bir olay olmamıştır; olsa bile bütün bir toplumun ve dinin genel yapısını yansıtmaz. Kişisel hatalar bile, milletler arasında fitne ateşi çıkaracaksa eğlence aracı olarak kullanılmamalı!
       Bir kere Müslümanlar savaşta kadınlara, çocuklara, ihtiyarlara saldırmaz ve öldürmez; kaldı ki Müslüman bir sultan başka evli bir Hükümdarın karısına göz diksin, bu sebeple binlerce kişinin ölümüne sebep olsun! Senaryo,tarihi gerçeklere ters!.. Kötü sultanın adı Alauddin, Müslüman adıdır. Delhi Sultanlığında halkın namaz kıldıkları gösteriliyor. Bayraklarında beyaz hilal var. Filmde hırslı, katil, şehvet kölesi sultanın arzusu yüzünden binlerce asker ölüyor, binlerce masum Hindu kadın kendini yakıyor. Bu film, tarihi gerçekler çarpıtılarak şöhret, para, kavmiyetçilik uğruna kötülüğün, şerefsizliğin, alçaklığın doğurduğu bir  üründür!.. Fitne tohumu bir adamın senaryosunu yazıp bazı yetkililerin desteklediği ve yayınlanmasına izin verdiği sihir gibi bir şeydir; kötü sultanın fitne ateşine benziyor!
          Hindistan’da da vicdanlı halkın bir kısmı gösteri yapıp filmin gösterilmesine  engel olmaya çalışmışlardır. Duyarlı halkın bazısı film setlerine saldırmışlar; bazı liderler, filmin sorumluları hakkında ölüm fermanı ve ödül yayınlamışlarsa da yetkili şeytani güçler filme onay vermişlerdir, çünkü işlerine gelmektedir…
         Bakın; Hindistan’a ait bir site olan https://timesofindia.indiatimes.com’da 17 Kasım 2017’de yayınlanan “Rani Padmavati Story…” başlıklı İngilizce olan tarihi makalede o hikayenin birçok versiyonları anlatılmış, genel kanı ve doğru olan görüşler şöyle belirtilmiştir:
“Şunu işaretlemek ilginçtir ki, Alauddin Khilji’nin Chittorgarh’ı fethine dair önceki rivayetler  Rani Padmavati’den hiç bahsetmemektedir. Kraliçeden bahsedilen ilk hatıra, ‘Padmavat’ başlıklı Malik Muhammed Jayasi tarafından Awadhi dilinde yazılmış destansı şiirdir.”

Tartışmalar:
         Tarihçiler,  efsanevi Rani Padmavati’nin 1500 ler civarında doğduğunu ve bu zamanın, Alauddin Khilji’nin döneminden yaklaşık 200 yıl uzakta olduğunu belirttiler. Padmavati Öyküsü’ne dair Jayasi versiyonunun, birçok kaçamak noktaları/ boşlukları vardır ve onlar bütün Hindistan’da profesörler ve tarihçiler tarafından gösterilmektedir.
Tarihte hiç aslı yokken Padmavat’ın uydurma edebiyatın mükemmel bir parçası olduğu coşkun bir ihtimal olarak görünüyor.
         Bu iddiayı destekleyen bir diğer olay, ortaçağa ait Hindistan tarihinin en güvenilir kaynaklarının Ziauddin Barani’nin, Muhammed Tughlak’ın hükümdarlığı süresince bir yazar, Feroz Shah ve Amir Khusrau’ ın, Nizamuddin Auliya’nın maiyetinden bir aydın, eserlerinin olduğunun sayılmasıdır. Şaşırtıcıdır ki bu eserler, Rani Padmavati’den hiç bahsetmemektedir.”
         **************************************************
          Vicdanlı ve erdemli vatandaşlardan isteğimiz, cadının büyüsüne kapılarak bir dine, millete böyle iftira dolu filmlere, şarkılara dikkatle incelemeden “Harika, çok güzel!, Bayıldım bu filme yaa!  ” deyip kötülüğe hizmet etmemeleri, yalan ve iftira üretenleri şişirmemeleri. Tarihi gerçek olaylarda ders alınacak uyarıcı püf noktalar elbette vardır,onlara dikkat etmek lazım!… Esen kalın! 08.09.2018




          Mimoza Evrensel Keşifler Grubu
 17.11.2017