18 Ağustos 2022 Perşembe

“ÖLÜMDEN BAŞKASI YALAN” MESAJI BULUNAN KORKUNÇ, GERÇEK BİR HİKAYE

                                                                                                                                          30.06.2022

“ÖLÜMDEN BAŞKASI YALAN” MESAJI BULUNAN KORKUNÇ,GERÇEK BİR HİKAYE

(Çok Önemli Konu)

         ÖNSÖZ: Konya - Adana karayolunda Karapınar ilçesi yakınlarında 24 Ekim 1997 tarihinde saat 23:20 sıralarında yolcu otobüsü tankerle çarpışmıştı. 15'i kadın 33'ü erkek 48 kişi yanarak ölürken 5 kişi yaralanmıştı. Sonradan hastanede hayatını kaybedenle 49 kişi ölmüştü. (Milliyet Gazetesi, 26 Ekim 1997)

            Çarpışmanın etkisiyle araçlar alev alırken, otobüsün kırılan ön camından çıkmayı başaran şoför Muammer Çiçekyurt, yedek şoför Seyit Baykal ile yolculardan Fetullah Kiriş, Bekir Altıntaş ve Nuriye Özalp kurtulabildi. Tanker şoförü Mehmet Ceylan ve yanında bulunan Halil Öztürk ile otobüste kalan diğer 46 kişi cayır cayır yanarak can verdi.  (Hürriyet Gazetesi, 26 Ekim 1997 )


Bu acıklı ve unutulmaz olay, belki de Amerikalı film senaristlerine ve yapımcılarına ilham kaynağı olmuştur. Bazı insanlar ölümcül kazalardan kurtulurlar ama bir süre sonra ölüm er ya da geç herkesin yaşayacağı kaçınılmaz gerçek olarak farklı hallerde gelir... İslam’da yapılan iyiliklerin ve verilen sadakaların insanı kazalar ve belalara karşı koruduğu bildirilmiştir. Alınacak en büyük ders budur! Hatta sık yapılan bir duada da Yüce Yaratıcı’dan Allahım senden nimetin tamamını (Allahın razı olduğu salih/veli kul olmak,kurtuluşa ermek), devamlı afiyet ve güzel bir son isterim.” Şeklinde hayattaki 3 önemli nimet istenir.

          İlk filmi 2000 ABD yapımı olan Final Destination (Son Durak) filminin Senaristleri James Wong, Glen Morgan,    Jeffrey Reddick;

İkincisi 2003 yapımı olan filmin senaristleri  J.Mackye Gruber, Eric Bress  muhtemelen filmin konusunu dünya çapında duyulmuş olan Karapınar-Ereğli yolunda geceleyin meydana gelen feci kazadan ve verdiği ilahi mesajdan almış olabilirler. Film serisinde çeşitli ölümcül kazalardan kurtulan insanlara ölümün daha sonra başka ummadıkları şekillerde ve yerlerde ansızın gelişini anlatıyor... Bu kaza ve felaketleri konu edinen film vesilesiyle bilhassa alçakça kötülükler yapıp ta ‘Bana bir şey olmadı, rahat yaşıyorum” diye düşünen kara cahiller ve zalimler ibret alsınlar!  Lânet sizi er yada geç bulacak!...

Bu kazada, şarkıcı Candan Erçetin’in Dünyada ölümden başkası yalan” sözü bir kağıtta yanmamış olarak bulunmuştu. Burada ilahi bir uyarı var!.. Filmin beşincisi ve sonuncusu 2011 yılında tamamlandı.

            49 kişinin yanarak öldüğü bu korkunç trafik kazasından üniversite öğrencisi bir genç kız, önce bir mazeretten dolayı otobüsü kaçırmış ve kazadan kurtulmuştu. Ve bu durumu belki de sevinerek açıkça dile getirdiğinden veya hayatının kurtulmasını bir kişiye bağladığından memleketinden döndükten sonra şehir içinde otobüse binmeye çalışırken başka bir feci kaza yaşayarak hayatını kaybetmiştir.  Sağ kalanların alması gereken ders, kalan ömrümüzde günahlardan/ kötülüklerden sakınarak Yüce Yaratıcıya ibadetler ve insanlığa iyiliklerle dolu sağlıklı bir ömür dilemek...

            Şimdi bu acıklı hikayeyi Cevdet Kılıç’ın hazırladığı İnsan yayınları tarafından yayınlanan 2014 basımı “Bilgelik Hikayeleri” adlı kitabın 263. Sayfasından okuyarak dinleyelim:

            “ÖLÜMDEN BAŞKASI YALAN”

Kayseri-Kuşadası seferinde, Konya yakınlarında akaryakıt tankeri ile çarpışan yolcu otobüsünün, elevler içinde cayır cayır yandıktan sonra geride kalan korkunç görüntüsü hafızalardan kolay kolay silinecek gibi değil.

            O korkunç kazada, otobüsteki 48 kişiyle birlikte Türk milletinin yüreği alev alev yanmıştı; ama yanmayanlar da vardı! Otobüsün metal kısımları bile yanıp kavrulurken Dünyada ölümden başkası yalan” yazılı bir kağıt parçasının yanmaması tam bir ibret-i âlemdi.

            Erciyes Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi 3.sınıf öğrencisi Şencan Komşucu adlı genç bir kız da o alev topu otobüste yanmaktan kurtulmuştu. Fakat?!

            Şencan Komşucu, Kayseri eşrafından Faruk Çarşıbaşı adlı hayırseverden burs alıyordu. Şencan cumhuriyet bayramı tatilini de fırsat bilip memleketine gitmek için otobüsten yerini ayırttı. Bursunu almak için kazanın olduğu gecenin akşamı arkadaşıyla birlikte Faruk Çarşıbaşı’nın kapısını çaldı.

            Şencan’a,bazı aksaklıkların olduğu ifade edilip resmi daireler kapalı olduğu için, “Burs işini pazartesi halledelim.” Denildi. Şencan, ailesine iki gün daha geç gideceği için üzülmesine rağmen,geç olsun da güç olmasın düşüncesiyle pazartesi görüşmek üzere vedalaşıp otobüs rezervasyonunu da iptal ettirdi.

            Ve Şencan, kaderin garip tecellisi olarak otobüse binmekten kıl payı kurtuldu.

Pazartesi günü Faruk Bey’e sabahın erken saatlerinde gelen Şencan, “Siz benim hayatımı kurtardınız. Bana Cuma akşamı bursumu verseydiniz, o alev alev yanan otobüsün içinde ben de yanacaktım. O resmi problem çıkmasaydı, bursumla biletimi alarak memleketime gidecektim. Bursumu alamayınca o otobüse de binemedim. Dolayısı ile yanmaktan ve ölmekten kurtuldum.” Der. Daha sonra da, Faruk Bey’e teşekkürlerini ifade edip memleketine gider.

            Alev otobüse son anda binmekten vazgeçip hayatı kurtulan Şencan, memleketinden döndükten sonra okula gitmek için otobüs durağına geldiğinde, otobüsün hareket ettiğini görür. Aceleyle otobüsün ön kapısına yetişir,ama otobüs hareket halindedir. Otobüs ana caddeye çıkmak için durunca, Şencan da otobüsün kendisi için durduğunu zannederek tekrar kapıya koşar. Kapının açılacağını bekleyen Şencan, ayağını kapıya uzattığı anda Şencan’ı fark etmeyen otobüs şoförü hareket eder. Şencan, bir anda aracın tekerlekleri altında kalarak ezilir.

            Feci bir şekilde yaralan Şencan, alelacele Tıp Fakültesi Hastanesi’ne kaldırılır; fakat bütün müdahalelere  rağmen kurtulamaz.

            Evet, ecel Şencan’ı yanan otobüste değil de başka bir otobüste yakalamıştır...

            “Dünyasına dünyasına, aldanma dünyasına

            Dünya benim diyenin, dün gittik dün, yasına.”

DİPNOT: Müslümanlıkta her gün sabah akşam okunması gereken koruyucu dualar ve ayetler bildirilmiştir. İşte onların, her türlü felaketlere, kazalara karşı koruyucu etkileri vardır! Elbette bir gün hastalık gibi bir sebep oluşarak insanların eceli gelir; ama iyiliksever ve dua eden mü’min birçok felaketten kurtulur!  Bir kimseye şehitlik takdir edilmişse, onu kötü son olarak görmemek lazım! Oturduğu yerde huzur içinde ölen kişiler de vardır; bu Allah’ın takdirine ve insanın Dünyada yaptığı özel dualara da bağlıdır. Kişinin gelecekteki hayatının çoğu, kendi gayretlerine ve hayat tarzına göre şekillenir... Yüce Yaratıcı, insana akıl, duyu organları, sayısız nimetler vermiş, peygamberler göndermiştir. Hayatın hesabını elbette soracaktır.

Yüce Mevla, temiz bir hayat ve güzel bir son nasib etsin!