ANLAYAMADIKLARI TEK ŞEY; HER
ŞEY, ALLAH’IN İZNİYLE GERÇEKLEŞİR!..YÜCE YARATICI, ZALİM BABİL HÜKÜMDARI
NEMRUD’A, MISIR FİRAVUNU’NA, AZGIN KARUN’A VE BENZERLERİNE BİR SÜRE VERDİ,
SONRA HELAK ETTİ!
Türkiye’nin Gelişmiş,
İyiliksever Bir Ülke Olmasını İstemeyen Kötü Ülkeler, Örgütler Ve
Politikacıları Anlamak İçin Sinsi Ve Korkunç Eylemlerini Birkaç Kaynaktan
İnceleyin!... Haberlerin Yayın Tarihine Dikkat Edin!
1* DAEŞ TÜRKİYE’YE BÖYLE SALDIRACAK
(29.01.2016)
T Dış güçler tarafından maşa
olarak kullanılan DAEŞ, hazırlayacağı video ile Türkiye'den silah aldıkları
yalanını ortaya atacak.
Türkiye’yi
uluslararası platformda yıpratmaya yönelik kirli kampanyaya terör
örgütü DAEŞ de dahil oldu. Bazı ülkeler tarafından Türkiye ile DAEŞ
arasında ticaret olduğu iftirasından yola çıkan örgüt, bu yalanı daha
inandırıcı hale getirmek için algı operasyonunu devreye sokacak.
KİRLİ İSİM
DEVREDE
Ankara’nın
çeşitli yollardan, sınır ötesindeki DAEŞ unsurlarına silah desteği verdiği
iftirasını atmaya hazırlanan teröristler, birçok video çekerek sosyal medyada
dolaşıma sokacak. Kan donduran planın arkasında ise, Filistin davasının bir
numaralı ismi olan Yaser Arafat’ın zehirlenmesine adı karışan İsrail
İşbirlikçisi Muhammed Dahlan bulunuyor.
.............................................................................
2** ERDOĞAN: TÜRKİYE EKONOMİSİNE SALDIRAN DIŞ GÜÇLER VAR (07.12.2016)
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye'nin zorlu
ekonomisinin döviz spekülatörleri tarafından saldırıya uğradığını
vatandaşlarımız ise üstüne düşeni yaptığını söyleyerek, yabancı paralarını
liraya çevirenleri övdü.
Erdoğan, 7 Aralık'ta Ankara'daki
cumhurbaşkanlığı sarayındaki mahalle liderlerine yaptığı bir konuşmada,
"Döviz spekülasyonu yoluyla ekonomimizi yok etmeye çalışıyorlar.
Ekonomimizde herhangi bir sorun mu var? Evet var. Ancak hükümet gerekli
önlemleri alıyor ve bunu yapmaya devam edecektir. "dedi.
Türk Lirasının son dönemde düşüşü için
"ekonomik bir gerekçe görmediğini" kaydetti. Lira bu yıl Amerikan
doları karşısında değerinin beşte birini kaybettikten sonra 6 Aralık'ta hafif
bir toparlanmaya başladı.
DIŞ GÜÇLER EKONOMİMİZE SALDIRIYOR
Dış güçlerin ekonomiyi yok etmek için çalıştıklarını
söyleyen Erdoğan, art arda Türk vatandaşlarına döşek altındaki bir doları bile
lira ya da altın haline getirme çağrısında bulundu ve işletmelerin yerel para
birimi cinsinden daha fazla işlem yapmasını istedi.
"Biz, bankamızın vatandaşlarını,
döşenmemiş para basarak baskı altına almaya çalışan kişilere doğru bir cevap
vermek için döşek altındaki yabancı para birimlerini liralara veya altın
değerine çevirmeye çağırdık" dedi.
Erdoğan, "Bu ülkeyi seviyorsanız,
bu insanları seviyorsanız, lira'ya geçmelisiniz" dedi.
"Türkiye, Suriye ve Irak'ta ciddi
adımlar attıldı, AB hakkında önemli kararlar alındı. Buna karşılık
cumhurbaşkanlığına geçişte ekonomik silahlar bir kez daha bize yöneltilir Ancak
halkımız bu oyunu gördü ... Dövizlerini liraya dönüştürmek için akın etti.
Halkıma teşekkür etmek istiyorum. Bu konuda kararlılığını sürdüreceklerine
inanıyorum "dedi.
Türk vatandaşlarının dövizlerini liraya
veya altın para birimine çevirmeleri için 3 Aralık'ta yapılan ilk görüşme
sonrası, ülkedeki kampanyaları tetiklemesine karşın, bazı kamu ve özel
kuruluşlar, mücadeleyi desteklemek amacıyla lirayı desteklemek için tedbirler
aldığını duyurdular.
3*** TÜRKİYE'Yİ İŞGAL PROJESİNDE 2019 KRİTİK TARİH (23.09.2017)
Yıl 2002. Günlerden Temmuz’un 24’ü. Tesadüf ya, tam da
Türkiye’nin tapu senedi kabul edilen ve ABD’nin imza koymadığı Lozan
Antlaşmasının yıl dönümü.
Amerikalı askerler Nevada çölünde bir tatbikat yapıyor.
Adı Milennium Challenge-2002. Türkçesi “Bin yılın meydan okuması.” Allah Allah
bu Amerikalılar kime meydan okuyor acaba diyorsunuz haliyle.
Tam 13 bin 500 personel katılıyor, üç hafta sürüyor bu
tatbikat. ABD tarihinin en büyük tatbikatı aynı zamanda. Pek çok NATO ülkesi
davetli. Ancak NATO’nun en büyük ordularından birine sahip Türkiye davet
edilmemiş.
Her tatbikatta malum bir senaryo vardır. Senaryoda da
haliyle mutlaka hedef olarak bir düşman bulunur. Onun üzerinden yazılan
senaryoya göre de tatbikat gerçekleştirilir.
Böylesi iddialı bir isimle gerçekleştirilen tatbikatta
hedef kim diye merak ediyor insan gerçekten.
O zaman en özetinden senaryodan bahsedelim de hedef
neresi, düşman olarak kim hedef alınmış tatbikatta, görelim-tahmin edelim-.
Tatbikattaki hedef ülke, iki kıtada konuşlu bir ülke. Bu
anlamda bir takım denizyollarını kontrol ediyor. Akdeniz’de bir ada ülkesiyle
sorunları var bu ülkenin. Ayrıca söz konusu hedef ülkede azınlık unsurlar da
yaşamaktadır.
Senaryo, söz konusu hedef ülkede meydana gelen çok
yıkıcı bir depremle başlar. Bu arada depremle eş zamanlı olarak Uluslararası
bir mahkeme, ülkenin sınırlarıyla ilgili ve çıkarlarına ters bir karar alır. Bu
arada da sorun olan ada devletiyle ilgili uluslararası güçler, hedef ülkeye
çözüm önerir.
Zor durumda olan siyasiler öneriyi kabul etmek zorunda
kalır. Bunun üzerine askerler yönetime el koyup ülkede otoriter bir yönetim
kurarlar. Sonrasında ada devletini ablukaya alırlar ve ABD askerleri, 96 saat
içerisinde söz konusu ülkeye müdahale eder (işgal).
Nasıl? Beğendiniz mi senaryoyu?
Bu ülke dünyada sizce hangi ülkeye benziyor? Dünyada iki
kıtada toprağı olan kaç ülke var? Bu tatbikat kime karşı?
Mustafa
Önsel,
4****
HAÇLI İTTİFAKINDAN SEÇİM ÖNCESİ KAOS PLANI (11.05.2018)
ABD-Fransa ve Kandil'den gelen PKK'lı teröristler aynı
masa etrafında 24 Haziran için birleşti. Alçak
toplantıda terör örgütü PKK'ya marjinal sol örgütlerle 'çatı' oluşturup eylem
yapması talimatı verildi.
Türkiye'ye saldıran küresel güçlerin Rakka'da, gizli bir 'seçim kaosu' toplantısı
gerçekleştirdikleri ortaya çıktı. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın erken seçim kararını
açıkladığı 18 Nisan'dan 10 gün sonra 29 Nisan tarihinde ABD'li ve Fransız
subaylar proje terör örgütü PKK'nın
Kandil'den gelen üst düzey yöneticileriyle bir araya geldi.
CANLI BOMBA EYLEMİ YAPIN
İstihbarat birimlerinin ortaya çıkardığı karanlık toplantının gündem maddesi ise Türkiye'de 24 Haziran'da yapılacak seçimler öncesinde terör eylemleri oldu. Toplantıda ABD ve Fransız subaylar PKK'ya marjinal sol örgütlerle birleşip birlikte Gezi ve Adalet Yürüyüşü tarzında sokakları karıştıracak eylemler yapın talimatı verdi. İstanbul, Ankara ve Suriye'ye sınırı olan illerde ise canlı bomba eylemleri yapılması istendi!
................................................................
AMAÇLARI
İTİBARIMIZI YOK ETMEK!
Terör Uzmanı Hacı Murat Dinçer: ''Ülkemizi ve bölgemizi şekillendirmeye çalışan küresel güçler Suriye'deki Fırat Kalkan'ı ve Zeytin Dalı operasyonlarındaki stratejik kazanımlarımızı seçim sürecini de bahane etmek suretiyle ülkemiz içinde bir takım provokasyon ve sansasyonel eylemlerle manipüle etme arayışına girdi. İstihbarat birimleri ile güvenlik kuvvetlerimiz teyakkuz halinde. Dikkatli olmak, teröre prim vermemek gerekir.''
Terör Uzmanı Hacı Murat Dinçer: ''Ülkemizi ve bölgemizi şekillendirmeye çalışan küresel güçler Suriye'deki Fırat Kalkan'ı ve Zeytin Dalı operasyonlarındaki stratejik kazanımlarımızı seçim sürecini de bahane etmek suretiyle ülkemiz içinde bir takım provokasyon ve sansasyonel eylemlerle manipüle etme arayışına girdi. İstihbarat birimleri ile güvenlik kuvvetlerimiz teyakkuz halinde. Dikkatli olmak, teröre prim vermemek gerekir.''
11.05.2018
5***** DIŞ GÜÇLER MESELESİ (11.05.2018)
Türkiye’ye
yabancıların ilgisi hep olmuştur. Olmaya da devam edecektir. Bundan asla kaçış
yok. Eskiden daha gizli, sinsi yöntemlerle yapılan operasyonlar şimdi açıktan
yapılıyor. Ve asla niyetlerini gizlemiyorlar. Üstelik Türkiye’ye yönelik
operasyonlarını kimler üzerinden yapacaklarını da söylüyorlar.
Seçim kararı alınmış. "24
Haziran’da seçim var" kararı çıkar çıkmaz, daha birinci dakikada S&P isimli
kredi derecelendirme kuruluşu Türk ekonomisine olumsuz not veriyor. Benzer
kuruluşlar bundan birkaç sene önce batmış Yunanistan’a yatırım yapılabilir ülke
notu vermişken, Türk ekonomisine olumsuz not vermişlerdi. Şimdi bu olay
operasyon değilse nedir? Türk ekonomisi batsın isteniyor.
Akılsız muhalefet de var gücüyle bu
argümana sarılıyor. Sanki ekonomi batsa kendileri etkilenmeyecek! Bu
yetmezmiş gibi Fransa’da, aralarında eski Cumhurbaşkanı Sarkozy’nin de olduğu
300 akademisyen, gazeteci, siyasetçi vb. Kur’ân-ı kerime dil uzatıyor. Bazı
âyetlerin çıkarılmasını isteyecek cüreti gösteriyorlar. Böyle bir açıklamanın
ne mantığı olur? Orta Doğu’da yaşanan gerilimin sebebinin kimler olduğu belli.
Buna rağmen yangına körükle gidiyorlar. Tayyip Erdoğan dışında bu durumda
itiraz eden kişi yok. Müslüman dünyası zaten bir garip.
Bütün bu olup bitenden sonra bazı Alman
bakanlar İyi Parti’yi ziyaret ediyor ve Meral Akşener’e moral
veriyorlar. Güneydoğu’da AK Parti ve HDP’ye sıkışan oyların İP’e kayacağını
umut ettiklerini söylüyorlar. AK Partili siyasetçileri Avrupa’da
konuşturmayanlar kendileri Türkiye’de istedikleri gibi at koşturuyorlar. Tabii
ki gelsinler, görüşsünler ama kendi ülkesinde başka görüşe izin vermeyenler
demokrasiden bahsetmesinler. Eskiden Avrupalı bakan ve siyasiler soluğu
Güneydoğu’da alırlardı. Oradan kaşıyacakları yara kalmayınca bu sefer başka
siyasilere yöneldiler. Türkiye’nin içişlerine eskisi gibi karışamıyorlar. Bu
güçleri gitti ama hâlâ Türkiye’deki iktidarı değiştirmek için her yolu
deniyorlar.
Peşinden ABD Başkanı Trump’ın İran’la
ilgili kararı çıktı. Nükleer anlaşmadan ABD’nin çekildiğini açıkladı. Bakın
Batı’nın başka bir ülkenin ekonomisine operasyonu nasıl oluyor? Anadolu
Ajansı’nın dünkü haberinden okuyalım:
“Nükleer
anlaşmanın yürürlüğe girdiği 2016 yılında, yaptırımların kaldırılmasıyla ülke
ekonomisi güçlü şekilde yükselmişti. İran'ın Gayri Safi Yurtiçi Hasılası (GSYH)
o yıl yüzde 12,5 oranında büyürken 2017 yılında büyüme oranı yüzde 3,5'e kadar
düştü. Ülkenin para birimi, ABD'nin nükleer anlaşmadan çekilme beklentisiyle
son altı ayda değerinin yarısından fazlasını kaybetti. Mart ayında 5 bin tümen
sınırını geçen doların dün 7 bin 500 tümeni görmesiyle İran para birimi, iki
ayda yüzde 35'ten fazla değer kaybetmiş oldu. Bu ortamda yaptırımlar
nedeniyle daha zor günler geçirecek olan İran ekonomisinin daha da kötüleşmesi
ve bunun da halk arasındaki memnuniyetsizliği artırması ihtimali, geçen yıl
aralık ayında olduğu gibi ülkede geniş çaplı hükûmet ve rejim karşıtı
protestoları tetikleme potansiyeli taşıyor.”
Görüldüğü gibi tek bir
kararla ülkede çatışma hâli bile körüklenebiliyor.
Gerçi Türkiye İran gibi değil. 2002 öncesi bize de bu kadar kolay operasyonlar
yapılıyordu. Şimdi artık sökmüyor. Ayrıca ağlamanın da zamanı değil. Batı niye
böyle yapıyor, ABD bizden ne istiyor diye şikâyet etmemek lazım. Güçlü ülkeye
saldırı olur. Kendi coğrafyasında etkili bir ülkenin nüfuz alanının geniş
olması istenmez. O zaman bu saldırılara yönelik tedbir almak lazım.
Birileri bize operasyon
çekmeye çalışıyorsa, buna fırsat vermemek lazım. Hükûmetin buna yönelik tedbir
alması şart. Bakın neyle karşı karşıya olduğumuzu iyi görelim.
İyi Parti’nin medya
sorumlusu net FETÖ’cü çıkıyor, adamı tanımadıklarını söylüyorlar. Daha önce
Kılıçdaroğlu’nun danışmanı Fatih Gürsul FETÖ’cü çıktı ama tınmadılar.
Adamın zaten partide görevi yok dediler. Seçimlerden sonra şayet iktidar
olurlarsa PKK ya da FETÖ’ye karşı nasıl bir tavır takınacaklarına dair tek
kelime etmiyorlar. ABD’nin PKK’ya verdiği silahlara tek itirazları yok.
Herhangi bir konuda somut tek önerileri yok. Bunların hepsi bildiğimiz şeyler.
Zaten şaşırmıyoruz.
Güçlü devletlerin
sistemleri güçlü olur. Gelen saldırıları bertaraf ederler. İçeride ve
dışarıda tek dertleri hükûmeti indirmek olanların niyeti asla iyi olamaz. O
zaman buna göre pozisyon almak en iyisidir. Seçimlere kadar başka operasyonlar
deneyeceklerinden de zerre şüpheniz olmasın.
Cem Küçük,
http://www.turkiyegazetesi.com.tr/yazarlar/cem-kucuk/602171.aspx
,
SONSÖZ: Şeytan ve bazı uzaylı ırklar da dahil bütün
kötü varlıklar, erdemli insanları aldatmak için her şekilde gelirler, her türlü
oyunu oynarlar!..Dikkatli olun !!! 25.05.2018
EKTEKİ RESİMLER 1-Kıyamete
kadar Savaş bitmez; hem Dünyada hem diğer gezegenlerde.
2-
Dağıstan’da doğan bebek Ali Yakubov’un vücudunda mucize: “Siz benim bildiğimi
bilseydiniz az güler, çok ağlardınız.” Hz.Muhammed (a.s.)Hadisi. Ekim 2009 ——SON ——