31.07.2015
ÇALIŞAN KADINLARIN KÖTÜLEŞEN HAYAT
TARZI
Erkek ve Kadınların Yaratılış Yapısı
Hangi İşlere Uygun?: Çalışmak, insan hayatında kaçınılmaz bir görevdir. Yaşamak için
elbette çalışmak lazımdır. Bununla beraber Yüce Yaratıcı insan olsun,cin olsun,
hayvan olsun her canlıya belirli fiziki ve ruhsal özellikler vermiştir. Herkes
her işi yapamaz; mizaç ve kabiliyetinin dışında zorla bir insandan bir şey
beklemek yanlıştır! Allah c.c., erkeğin yapısını dış işlerine uygun, kadınların
yapısını ise ev işlerine uygun yaratmıştır."İstisnalar kaideyi
bozmaz!" atasözünü hatırda tutarak şunlar bilinen gerçeklerdir;
kadınların yapısı, inşaat işçiliğine, maden işçiliğine, şoförlüğe, askerliğe
vb. ağır işlere uygun değildir! Erkekler de bebek-çocuk büyütmeye, ev işlerine
eğilimli değildir...
İslam Dini, Kadınlar Hangi
İşleri Yaparsa Kurtuluşa Ereceğini Müjdelemiştir?:
"Bir kadın, beş vakit
namazını kılar, Ramazan orucunu tutar, iffetini korur, bir de kocasına itaat
ederse, ona 'Haydi, Cennetin hangi kapısından istersen gir' denilir." (Ahmed
b.Hanbel, Müsned I, 191) Yani, kadınlar, zina, fuhuş yapmaktan sakınmakla
beraber açık saçık gezmemeleri, ince, dar, yarı açık giyinmemeleri, erkekleri
tahrik etmememeleri de iffetlerini korumaktır.Bunlara ek olarak evli kadınlar,
meşru meselelerde kocalarına itaat etmelidir; bu da çoğu kadının nefsinin
zoruna gitmektedir! Kurumlarda bile bir müdür olur, müdür yardımcıları ona tabi
olur. Bir kurumda iki müdür olursa o kurumda işler yürümez, tartışma olur,
kavga olur; aile gemisi de böyledir...
Kadınların Evdeki Görevleri: Evli
kadınların asli görevi iyi bir annelik, kocaya hayat arkadaşlığında yardımcı
olmak, çocukları güzel bir şekilde terbiye etmek, ev işlerini idare etmektir.
Çalışan kadınların çoğu akşam eve geldiklerinden ve yorulduklarından bunların
çoğunu yapamamaktadır; bu ihmaller tenkit edildiğinde tartışma başlamaktadır.
Bir evde herkes dışarıda çalışıyorsa veya öğrencilik yapıyorsa, herkes evde iş
bölümü yapmalıdır; bu da iş dağılımını çoğaltmaktadır.Kocalar, eve geldiğinde
güleryüzlü kadın, yardım eden eş ümit etmektedir. Erkekler, eve geç gelen
kadınların durumunu hoşlanmazlar! 18-20 yaşında yetersiz hayat tecrübesiyle
evlenen kadınlar,sonradan lüks hayat tarzlarını görür, zengin iş adamlarını
tanır, ünlü kişilerle sık sık karşılaşırsa, kocası da makam sahibi,zengin veya
meşhur biri değilse eşini beğenmeme, ailesini terk etme ihtimali yüksektir! Ne
var ki anlayamadığı acı gerçek, eğlence düşkünü çoğu zengin için böyle sonradan
görme kadınlar, arzularına ulaştıktan sonra dışı yenilip, içi (ruhu) atılan
meyve çekirdeğine benzerler, değersizleşirler... "Yuvayı dişi kuş
yapar." atasözü kadının evdeki önemini gayet net olarak açıklar! Kadın
evde yoksa, veya etkisi olmazsa o yuva bozulur...
Çalışan Kadınların Çocuk
Büyütmeleri ve Bakmaları: Herşeye rağmen 13 yaşına kadar çocuklar anne
bakımına ve şefkatine muhtaçtır! Bebeği emzirecek olan ve anne şefkati verecek
olan annedir, baba istese de bu fıtrata aykırıdır. İşveren kurumlar 6 aydan
fazla doğum yapan anneye ücretli izin pek vermemektedir; bu da yetmemektedir.
Bebek 3 yıl yoğun anne bakımına muhtaçtır! Mamalar ve dadılar anne bakımının
yerini tutmamaktadır! Hatta çalışan annelerin çocukları, sürekli bakıcı ve kreş
değiştirdiklerinden hasta olarak büyümektedirler. Zaman ayırabiliyorsa çalışan
kadınların sadece akşamları biraz ilgilenmeleri de insan yetiştirilmesinde çok
yetersiz kalmaktadır. Hem sağlık hem ruhsal açıdan 15 yaşına kadar çocuklar
için anne ilgisi ve bakımı ilaç gibi gereklidir! Bir Çin atasözünde,
"Yüzyıl sonrasını düşünüyorsan insan yetiştir!" denmiştir. Bu
nedenle, kadın para bakımından çok mecbur değilse, iyi annelik ve insan yetiştirmek , onun için kutsal bir
görevdir!
Çalışan Kadınların Ailesinin
Ne Kadar Paraya İhtiyaç Duyduğu: Ailesi savaşta, doğal felakette ölmüş,
dul kalmış, 40 yaşına kadar evlenememiş gibi olağanüstü durumlar hariç kadınların ihtiyacı yoksa
çalışmamaları daha iyidir. Çünkü evin gelirini, geçimini sağlamak kocanın
görevidir. Aileler standart geçim parasına sahipse ve kadınların fıtratı evde
çalışmaya uygun olduğundan,çalışmadığı zaman dış dünyada uğrayacağı zararlardan
korunmuş olur! Her ülkeye göre ortalama geçim parası değiştiğinden her ülke
halkı kendine göre hesaplamalıdır. Dünyada birçok fakir ülkelerin halklarını da
göz önünde tutarak zamanımızda ki bu makale 2015 yılında yazılıyor, bir aile
ayda yaklaşık 1000 dolar (2700 Türk Lirası) gelir elde ediyorsa,Allah'ın
bereketiyle birçok ülkedeki aileye yeter. İnsanlar hırs sahibiyse, eğlence ve
gösteriş düşkünüyse 5000 dolar da alsa, 10 bin dolar da olsa zaten yetmez!
Tanrı'nın nimetlerine şükreden, ibadetini yapan, haramlardan sakınan kişilerin
ailelerinde görünmeyen bir şekilde bereket, ilahi ikram olur; bu akıl ve mantık
ölçüleriyle açıklanamaz!
Çalışan Kadınların Giyim
Kuşamı: Ev hanımı olan kadın, bayram günleri, düğün, tören gibi sosyal
faaliyetler dışında evinde yaşarken modaya uyma, güzelleşme gereği duymazken
dış dünyada çalışmaya başlayınca devamlı güzel elbiseler giyme, güzel görünme,
süslenme tutkularından dolayı hem günaha girmekte hem de israf yapmaktadır!
Allah c.c., Kuranı Kerim'de Ahzab Suresi 33. ayette: "Evlerinizde
oturun, eski cahiliye âdetinde olduğu gibi
açılıp saçılmayın!"
buyurmuştur. Bu
gerçek, özellikle kadınların tümünü çalışmaya teşvik eden ve çoğu yerde sömürü
aracı olarak kullanan Batı Dünyası
tarafından göz ardı edilmiştir. Çalışan
kadınlar, çevrenin ve modanın da etkisiyle nefslerine uyarak devamlı güzel
görünme ve modaya uyma zorunluluğu hissetmektedir; bu da başkalarını, özellikle
erkekleri kendilerine baktırarak kadınların
günah kazanmasına ve fitne çıkmasına sebep olmaktadır!
Şu hadisi şerifler, müslüman
kadınları uyarmaktadır;
"Bir kadın, koku sürünüp dışarı çıkar ve kokusunu duyurmak için bir topluluğun yanından
geçerse, ona bakana da, kendisine de zina günahı (göz zinası) yüklenir."
(Tirmîzî, Edeb, 35/2786)
"Bir kadın, güzel kokular sürünüp, göz alıcı güzel elbiseler
giyerek, bir toplumun önünden geçerse, o kadın, zina işlemiş gibi günaha
girer." (İbni Hibban)
Çalışan mümin kadınlar, kolay olan
yanlışları değil, zor olan doğruları yaparlarsa kurtuluşa ererler! Selam ve iyi
dileklerimle. 31 Temmuz 2015
Memduh
ÖZCAN, Öğretmen Yazar
Mimoza
Evrensel Keşifler Grubu