Hangi müslüman, Alemlerin Rabbi Allah’ın
yarattığı düzene ve O’nun ilahi buyruklarına karşı gelirse zararını ve cezasını
hem bu dünyada hem gelecek dünyada çeker! Allah’ın yarattığı her canlıda, her
varlıkta bir hikmet vardır!
*Yüce Yaratıcı, Kutsal Kur’anda iyi
kadınları şöyle tarif etmiştir:
“Allah'ın insanlardan bir kısmını diğerlerine üstün
kılması sebebiyle ve mallarından harcama yaptıkları için erkekler kadınların
yöneticisi ve koruyucusudur. Onun için sâliha kadınlar itaatkârdır. Allah'ın
kendilerini korumasına karşılık gizliyi (kimse görmese de namuslarını)
koruyucudurlar…”
(Kuran-ı Kerim, Nisa Süresi, 34.ayet)
**Bir hadisi şerifte ise üç kişinin
namazlarının kabul edilmeyeceği şöyle bildirilmiştir. Ebu Ümame r.a.
anlatıyor:Rasulullah a.s. buyurdular ki: “Üç kişi vardır ki onların
namazları kulaklardan öteye geçmez:
1.Dönünceye kadar kaçan köle.
2.Geceyi, kocası kendisine dargın olarak
geçiren kadın.
3.Kavminin nefret ettiği imam. (1)
***Yine kocasının
cinsel ihtiyaç için davetine uymayan kadınların lanetlendiği, şu hadisi şerifte
açıkça ifade edilmiştir:
Peygamber a.s. şöyle
buyurdu: “Erkek karısını yatağa çağırır, kadın da (bir özrü olmadan) gelmeye
yanaşmaz, erkek öfkelenmiş olarak sabahlarsa, melekler sabaha kadar o kadına
lanet ederler.” (2)
Müslüman kadın 4 şeyi
yaparsa Cennetle müjdelendiği hadis-i şerifte de yine 4 maddeden biri itaat
mevzuudur. Dünyada binlerce zor iş varken sadece bu dört işi, tabii ki ömür
boyu yapanın Cennetle müjdelenmesi İslam Dini’nin kadınlara ilahi lütfudur!
Bunlara karşı gelip nefsi arzularına uyarak yaşayan günahkarlar kurtuluşa
eremezler!
****Hadis-i Şerif
şöyledir: "Bir kadın, beş vakit namazını kılar, Ramazan orucunu
tutar, iffetini korur, bir de kocasına itaat ederse, ona 'Haydi, Cennetin hangi
kapısından istersen gir' denilir."
(3)
Yani, kadınların, zina, fuhuş yapmaktan
sakınmakla beraber açık saçık gezmemeleri, ince, dar, yarı açık giyinmemeleri,
erkekleri tahrik etmemeleri de iffetlerini korumaktır. Bunlara ek olarak evli kadınlar, meşru
meselelerde kocalarına itaat etmelidir; bu da çoğu kadının nefsinin zoruna
gitmektedir! Kurumlarda bile bir müdür olur, müdür yardımcıları ona tabi olur.
Bir kurumda iki müdür olursa o kurumda işler yürümez, tartışma olur, kavga
olur; aile gemisi de böyledir.
Bu rivayetlerden çıkan ortak sonuç, kadınların en büyük
problemlerinin kocalarına itaatsizlik olduğu ortaya çıkıyor. Bu ilahi emirlerde
bahsedilen elbette meşru konularda itaattir. Dünya tarihine şöyle bir göz
atıldığında bazı peygamberler de dahil bazı bilginlerin,evliyanın hanımlarının
inkarcı, huysuz ve nankör olduğu acı gerçeği görülmektedir... Nuh ve Lut
peygamberlerin hanımları kafir ve nankör idiler ve helak oldular! Alimlerden
ise Sokrates, Hz. Ebu’l Hasan Harkani (Vefatı M.S.1034, Harkan), Hz.İbni Ebil
Hamayil-i Sevri’nin (4) ve Peygamber Eyyub a.s.’ın hanımı huysuz, aksi,
geçimsiz idiler ve onlar sabrederek zor
bir hayat yaşadılar... Bilinir ki Eyüp Aleyhisselamın eşi sürekli bela açmakta
idi. Fakat o sabrıyla, ahlakı ve affediciliği ile salih kulların arasına
girmiştir. (5)
Türk edebiyatının değerli alim ve yazarlarından Necip Fazıl Kısakürek’in
şu önemli vecizesi de eşi kötü huylu olanların yeterince zor bir hayat ve
imtihan yaşadığını ifade etmektedir: “İyi eş, Allahın kuluna özel bir
ikramıdır. Hayırsız eş ise Dünyanın en ağır imtihanıdır.” (6) Bu nedenle
insanların dıştan iyi görünen hayat tarzına bakıp rahat yaşadığını düşünmek
önemli bir yanılgı olabilir. Eşi kötü huylu olanların epey derdi var demektir.
Komşuların, arkadaşların böyle ailelere daha çok yardımcı, iyiliksever ve ara
bulucu olmaları gerekir!
Müslüman kadınları uyaran ve kurtuluşa ermeleri için yol gösteren
diğer rivayetler şöyledir. Hadis-i şerifte buyuruldu ki:
“Kadının cihadı, kocası ile iyi geçinmektir.” [ Taberani] (7)
Erkeğini razı eden kadın için korku
yoktur. İki hadis-i şerif meali şöyledir:
“Kocası razı olduğu halde ölen kadın Cennete girer.” [Tirmizi] (8)
“Kocasına muhabbet gösteren, çocuk doğuran, öfkelendiği an veya kocası
kendine kızdığı zaman, kocasını razı edinceye kadar uyumayan kadın
Cennetliktir.” [Taberani] (9)
Kadınları Cehenneme götüren diğer kötü bir
meşguliyet şöyle açıklanmıştır:
Bir hadis-i şerif
meali: “Cennette kadınların az olduğunu gördüm. Sebebini sordum. ‘Onları
altın ve ziynet eşyası meşgul etti’ dediler.”
[İ. Ahmed] (10)
Resulullah Efendimiz, ev işlerini Hazret-i Fatıma’ya, dış işlerini
Hazret-i Ali’ye vermiş, bu hususta şöyle buyurmuştur:
“Hanımının
evde oturması için, işlerini gören, ihtiyaçlarını karşılayan, onu yabancı
erkeklerin görmesinden koruyan, ümmet-i Muhammedin düşmana esir düşenlerini
satın almış, azat etmiş gibi sevaba kavuşur.” (11)
Abdullah
b. Abbas’tan yapılan rivayete göre, Peygamberimiz:
“Bana cehennem gösterildi. Cehennemliklerin çoğunu kadınların
meydana getirdiğini gördüm; onlar nankörlük ediyorlar.”
Buyurdu.
“Allah’a
karşı mı nankörlük ediyorlar?” diye sorduklarında, Peygamberimiz
“Kocalarına karşı nankörlük ederler, kendilerine yapılan iyiliklere
karşı nankörlük ederler. Öyle ki, onlardan birine yıllarca iyilik yapsan,
senden (hoşlarına gitmeyen) bir
şey görseler, ‘Senden hiçbir iyilik görmedim.’
demeye başlar.” diye buyurdu.” (12)
Ailenin yöneticisi babadır. Tekrar örnek
vermek faydalı olacaktır: Nasıl ki her kurumda bir müdür ve onun yardımcıları
ve diğer çalışan personel varsa, ailede de baba yöneticidir; anne, onun
yardımcısıdır. Çocuklar da işçi, memur seviyesinde aile bireyleridir. Onlar da
babaya-anneye itaat etmek zorundadır.
Aile, en küçük sosyal kurumdur. Onun da
kuralları vardır. Herkesin kendi istediğini yaptığı, babaya veya anneye itaatin,saygının
olmadığı aileler, dağılmaya mahkumdur. Böyle ailelerde mutluluk ta verimli
çalışma da olmaz! İslam Dini, ailenin hayat tarzını ve çalışma düzenini ilahi
emirlerle tanzim etmiştir!
Müslüman kadınlar,
nefslerinin kötü arzularını ve şeytani vesveseleri yenip doğru olan ilahi
emirleri ve güzel ahlaka uygun işleri yapmaya çalışırlarsa kurtuluşa ererler!
Mimoza Evrensel Keşifler Grubu, Konya, 14 Eylül 2016
KAYNAKLAR:
(1)Tirmizi, Salat 266 (360)
(2)Buharî,
Nikâh 85, Bed'ü'l-Halk 6; Müslim, Nikâh 120-122 (1436)
(3) Ahmed b.Hanbel, Müsned I, 191
(7) Taberani
(8) Tirmizi
(9)
Taberani
(10)
İmam Ahmed
(12) (Buhari, İman, 21; Müslim, İmân 132)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder