17 Ekim 2013 Perşembe

İNSANLIK TARİHİ BOYUNCA İLAHİ DİNE İNANAN İLE AZGIN İNKARCILARIN DURUMU,

   Yayın No:008
                                                                                                                                         Ağustos 1999

İNSANLIK TARİHİ BOYUNCA İLAHİ DİNE İNANAN  İLE AZGIN İNKARCILARIN DURUMU,
         GERÇEK İLERİCİ VE GERİCİLER

İlk insan ve ilk peygamber Hz.Adem’den bu görünen ve algılanan evrenin sonu Kıyamet’e kadar Bir Yaratıcı’ya ve içinde bulunduğu çağa kadar peygamberlere gerçekten inananlar, inkarcılara üstün gelmiştir. Son elçi Hz.Muhammed’in getirdiği İslam Dini de Kıyamet’e kadar geçerli ve baki olacaktır. Bu anlatılanlara ve bilgilere doğru ile yanlışı birbirinden ayırma gücü ve gerçekleri yanılmadan görebilme yeteneği olanlar inanacaktır. Yazar Cenab Şehabeddin’in :”İnanmak istemeyeni hiçbir mantık inandıramaz!” sözü de acı bir gerçeği gösterir.
   

1.               Bütün peygamberler doğru, güvenilir, iyi ahlaklı, bilgili olup Yaratıcı’nın izniyle insanları aciz bırakan mucizeler (olağanüstü harika işler) göstermişlerdir. İnananlar da peygamberlerin dostlarıdır. Peygamber mesajındaki ve Kutsal Kitap Kur’an’daki yüksek bilgi ve sırları, ötelerden gelen haberlere inanıp akıl erdiremeyenler, yarasaların Güneşten rahatsız olduğu gibi kaçıp inanmamışlardır. Kim gerici?

2.    Müslümanlar Gelecek Dünya’ya inanıp hazırlık yapıyorlar. Beş duyuyla ve kolaylıkla algılanmayan, görünmeyen evrenlere ve varlıklara, 7 Gök ve 7 Yere ve nice sırlara inanıyorlar. Kim ilerici kim gerici! İleriye hazırlık yapan mı, gafilce yaşayıp, inkar edip ileriye hazırlık yapmayan mı?

3.       Hz.Muhammed, bütün insanların bir araya gelip benzerini yapamayacağı Dünya edebiyat harikası, ahenkli, nice bilgiler ve sırlar dolu Mucizevi Kitap Kur’an’ı getirmiştir. İncelensin!

4.    Kozmolojide (Evren Bilimi) ak delik, kara delik olayları 20. Yüzyılda tespit edildi, Kutsal Kitap 1400 yıl önce bildirmişti.

5.    Bu yüzyıla kadar ve halen ‘taşın yüksek ısıda yandığını’ kaç kişi bilir? Kur’an’da 1400 yıl önce “Yakıtı insanlar ve taşlar olan Cehennem” den kendinizi koruyun! Ayetiyle bu sırrı Yüce Allah bildirmiştir.

  1. Hz.Muhammed’in, inkarcı putperestlere Allah’ın elçiliğine kanıt olsun diye, işaretiyle gökte Ay ikiye bölünmüştür, bu Dünya tarih kayıtlarına geçmiştir. Bu elçinin bağlıları ilerici midir, gerici midir?
  2. Müslüman denizci Piri Reis, 20.Yüzyılda ancak uydudan çekilen fotoğraflarla yapılabilecek olağanüstü Haritayı yapmıştır, bu insan nasıl yaptı? Çok ileri bir durum, anlamak için ilerici olmak gerekir!
  3. Bir özdeyiş vardır: “Gerçek, Eren bir müslüman Ayna gibidir, insanlar ona baktığında kendini görür.” Gerçeği inkar eden geri bilgili insanlar da iyi müslümanlara bakınca kendilerini görüp, kendi kendilerine irtica var deyip, gerici olarak tarif ediyorlar.
  4. Bazı anlayışsız insanlar İslam ve Kur’an 1400 yıl önce geldiği için, dinin hükümlerini gericilik olarak tanımlıyor. O gericiler anlayamıyorlar ki Güneş te milyarlarca yıl önce yaratıldı, o günden bugüne ve Kıyamet’e kadar ışığı, ısısı ve faydalı etkileri devam ediyor ve edecektir. Uzun zaman önce doğdukları için önemsiz ve geçersiz olup gerici mi olurlar! Bilim ve teknolojideki zamanla değişen ve yanlış olabilen bazı bilgi ve keşifler, sabah yanıp akşam sönen muma benzer!

Kısa bir süre parlayıp sönen hükümlere göre mi, yoksa birçok bilimsel mucizeleri, sırları 20. Yüzyılda yeni anlaşılan Kur’an ve İslam gibi mutlak doğruluğu ve geçerliliği bütün çağları ve mekanları kuşatan hükümlere göre yaşamak mı ileri görüşlülük? Yüce İslam Dini’nin bütün zaman ve mekanları kuşatan değerli bilgi ve hükümlerinden sonra şimdi de çağlar boyu bazı din düşmanlarının hazin sonlarını öğrenelim:

  1. Hz.Musa’ya inanmayan ve tanrılık iddiasında bulunan Mısır firavunu, Hz.Musa’nın kavmini kovalarken ikiye ayrılan denizin ortasında iken deniz kavuşmaya başlayıp boğulacağını anlayınca secdeye kapanarak: “Musa’nın Rabbine inandım.” Demiştir. Cesedi binlerce yıl çürümeyip bugün Londra’da British Museum’dadır.
  2. Babil’de Hz.İbrahim’in peygamberliğine ve Allah’a inanmayıp, “Ben de öldürür ve yaşatırım.” Diyerek zindandaki iki mahkumu çıkararak birini öldürten, diğerini affedip ikram ve lütufta bulunarak ilah olduğunu söyleyen Kral Nemrut, kendisine musallat olan ve kurtulmak için sarayın en küçük boşluk ve deliğini kapattığı halde aniden tekrar ortaya çıkan küçük topal sivrisineğin burnundan kafasına girmesi ile aciz ve zavallı olarak can vermiştir.
  3. Büyük gemi Transatlantik Titanic yapıldığı zaman sahibi: “Bu gemiyi Tanrı bile batıramaz!” diyerek gururlanmış, insanların batacağı hayalinden bile geçmeyen, ani bir sebeple gemi batmış az kişi kurtulmuştur.
  4. 1961’de uzaya ilk çıkan insan ünvanını alan Rus astronot Yuri Gagarin, bildirildiğine göre uzaya çıktığında: “Hani, burda insanların inandığı Tanrı’yı görmüyorum.” Manasında söz ederek güya alay etmiş, seferinden Dünya’ya dönerken gemisi parçalanarak ölmüş!
  5. Bazı Amerikalılar kibirlenip gururlanmış olacaklar ki: “Meydan okuyan” manasına gelen Amerikan Uzay Mekiği  ‘Challenger’ kalkıştan 72 saniye sonra patlayıp toz gibi olmuştur.
  6. Din işleri ve devlet işleri ilişkisine gelince; kimine göre devlet işleri din işlerinden ,  yaşantıdan uzak tutulmalıdır. Din, zaten Dünya’da insanların uydukları, yaşadıkları, dünya işlerini kendisine göre düzenledikleri yoldur, inanç sistemidir. Gerçekte devlet işleri ile din işleri tamamen ayrı mıdır? Öyle değildir! Türkiye’de 70.000 küsur cami ve imamın kontrolü devletin yönetimindedir. Türk Hava Kurumu, kurumlardan zekat ve fitre toplamaktadır, dini bir faaliyettir.  İnsan, istemediği bir şeye ‘ayrı, uzak dur’ der. Bu da bir başka deyişle tam inanmamak ve yarım inançlı olmaktır. Yani bir insan veya kurum işine geldiği zaman dini hükümlere uyuyor, işine gelmediği zaman inanmayıp dışlıyorsa bu iki yüzlülüktür! Bir çocuk, anne ya da babasına: “Ben sana inanıyor ve seviyorum fakat evin dışında yaşa, bana karışma!” dese bunu doğru bulan kaç kişi vardır? Bu dışlama, din ve ahlaka önem vermeyenlerin başına çoğu zaman gelir.
  7. Dünya tarihi, Kur’an’ın 72.Suresinde bildirilen görünmeyen ışından yaratılmış varlıklar olan cinlerle ilgili, çoğu UFOlar şeklinde binlerce olaya şahittir. Materyalistler ve beş duyuya inananlar, “Ben görmedim, bilim de bunu yakalayıp deneyle ispatlamadı!” diye inanmazlar, illa ki onların evlerinde de mi eşyaların havada uçuşması ya da cin çarpması gerekiyor?
  8. Örtünme insanın doğasında var olup, ilahi emirle de bildirilmiştir. Örtünmeye gericilik diyenlerin mantığına göre insan soyundukça ilerlemeliydi. Çıplaklar plajındaki çırılçıplaklar ilerici olmalıydı. Kadınların fazla örtünmelerinin sebebi ilgi çekici ve değerli olduklarındandır.Mücevherler ve pırlantalar hep değerli örtüler veya kutularla korunurlar!
  9. Dünyaca ünlü fizikçi,bilim adamı Einstein: “Dinsiz ilim topal, ilimsiz din kördür.” Diyerek din ve ilmin ayrılmaz bir bütün ve birbirine destek olduğunu anlatmıştır. Dini atıp sadece bilim ve teknolojiyi rehber edinenlere duyurulur.
  10. Dünya tarihindeki en büyük mucizelerden biri, Almanya’da bir ormanda ağaçların gövdeleriyle Arapça yazıyla “La ilahe illallah, Muhammedün Rasülullah=Allah’tan başka ilah yoktur, (Hz.) Muhammed Allah’ın elçisidir.” Yazılmıştır. Bu evrende inanmak isteyene öyle çok işaretler var ki! Herkesin İslam’a inanmış, aydın, ilerici bir insan olmasını dileriz!
  11. Dünya, çoğu zaman, ilahlık taslayan, Yaratıcı ve peygamberlerini inkar eden zorba, cahil kişi ve kuruluşların hazin helak oluşlarına şahit olmuştur.

17 Ağustos 1999’da Türkiye’nin Kocaeli ilinde, toplantı ve eğlence düzenlenen Gölcük Donanma Komutanlığı’nda, Yüce Allah’a ve O’nun habercisi Hz.Muhammed’e karşı ilahlık, üstünlük taslayarak gece yarısı depreminden önce isyan edenler oldu: “İrticanın önünü kestik. 30 sene daha irtica belini doğrultamaz. Şimdi anlattık ki Muhammed mi üstün filanca mı üstün? Hani müslümanlığın Allah’ı nerede? Gelsinler bizi engellesinler. Artık bizi yenecek güç yoktur.” Derken, zelzele geldi aniden! Dehşetli gece, zelzele değil korkunç patlama! Böyle zelzele mi görülmüş? Allah özel bir muamele yapmış bunlara; öyle inkar edenlere böyle yerin diplerine, karanlık uçurumlara atarak cevap vermiş. Merkez üssü Gölcük Donanma Komutanlığı olan Dünya’nın en büyük depreminden biri olan bu felakette, bölge halkının çoğunda yaygın olan faiz, zina, içki, zulüm sebebiyle onbinlerce insan feci şekilde öldü ve binalar yerle bir oldu.

                       Deniz kenarında bulunan ve yerin dibine çöken Gölcük Donanma Komutanlığı binalarının içinden depremzedeleri kurtarmak için yurtdışından gelen yabancı dalgıç görgü şahitleri, dehşet içinde “Bazı ölmüş insanların başlarının domuz başı olduğunu, bazılarının ise köpek başı olduğunu” görmüşler, korkuya kapılarak işi bırakmışlardır.

                       Yüce Allah’ın Kanunu, İlahi Mesaj Kur’an-ı Kerim’deki şu açıklamalar bizi düşündürmeli, inanma ve ibret alma erdemliliğini Kıyamet gelmeden ve asla geri dönüşü olmayan Bir Günden önce göstermeliyiz.

                       6/124: Suç işleyenlere Allah tarafından aşağılık erişecektir.

2/65: İçinizden cumartesi günü azgınlık edip de bu yüzden kendilerine: “Aşağılık maymunlar olun!” dediklerimizi elbette bilmektesiniz.

66 :Biz bunu (maymunlaşmış insanları), hadiseyi bizzat görenlere ve sonradan gelenlere bir ibret dersi, müttakiler için de bir öğüt vesilesi kıldık.

10/96,97: Gerçekten haklarında Rabbinin sözü (hükmü) sabit olanlar, kendilerine (istedikleri) bütün mucizeler gelmiş olsa bile, elem verici azabı görünceye kadar inanmayacaklardır.

27/69: De ki: Yeryüzünde gezin de, günahkarların akibeti nice oldu, görün!

27/50-52: Onlar böyle bir tuzak kurdular. Biz de kendileri farkında olmadan, onların planlarını altüst ettik.

Bak işte, tuzaklarının akibeti nice oldu: Onları da, (kendilerine uyan) kavimlerini de (nasıl) toptan helak ettik!

İşte haksızlıkları yüzünden çökmüş evleri! Anlayan bir kavim için bunda bir ibret vardır.

31/7: Ona ayetlerimiz okunduğu zaman, sanki bunları işitmemiş, sanki kulaklarında ağırlık varmış gibi büyüklük taslayarak, yüz çevirir. Sen de ona acıklı bir azabın müjdesini ver!

İnsanlar şunu kabul etmek zorundadır; Bütün insanlar, uygarlıklar, güçler bir araya gelse nokta kadar bir böceği yaratamazlar.

Bir damla sıvıdan yaratılan, doğumu elinde olmayan, ölümü engelleyemeyen insan, evrenin ve insanın niçin yaratıldığını, bu dünyada ne yapması gerektiğini, ölümden sonra nereye gideceğini düşünerek hazırlık yapmalıdır.

Şunu kıyas etmekte fayda var: Yarın veya birkaç gün sonraki hava tahminindeki ihtimale göre tedbir alan, hazırlanan akıllı insan veya yolculuk öncesi planını ve hazırlığını yapan insanlar, dünya tarihi boyunca 124 bin peygamberin bildirdiği ; Allah’ın varlığı ve birliği, mucizelerle desteklenen peygamberlerin ve kutsal kitapların haklılığı, kısacası son ilahi din İslam’a inanıp, ölüm ötesi Gelecek Dünya’ya hazırlanması akıllıca ve karlı bir iş değil midir?

HAYATIN SIRRI İNANIP İNANMAMAKTA, SONSUZ GÜZELLİKLER VE HUZUR EVRENİNİN KAPISININ ANAHTARI ‘İNANMAK’, SONSUZ ATEŞ VE AZAP ALEMİNİN KAPISININ ANAHTARI ‘İNANMAMAKTIR’.

Herkesin Yüce Yaratıcı ve Hz.Muhammed’e inanması ve kurtuluşa ermesi dileğiyle.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder